Ağabeyinden 14 yaşında öğrendiği berberliği meslek edinen Cemal Yumurtacı, 50 yıldır elinden makas ve usturasını eksik etmiyor.
Köyde şebeke suyunun olmadığı yıllarda kendisine ilişkin iş yerini 43 yıl evvel açan Yumurtacı, yıllar içinde köyü şebeke suyuna kavuşsa da ustaların “Dükkan çok küçük, buraya tezgah sığdıramayız.” demesi üzerine iş yerine tezgah yaptıramadı ve su tesisatı çektiremedi.
Köy çeşmesinden güğüme doldurduğu suyla sakal tıraşı yapan Yumurtacı, lavabosu olmadığından saç yıkama süreci gerçekleştiremiyor.
Bu nedenle köyde “musluksuz berber” olarak tanınan Yumurtacı, dükkanında geçmişin izlerini yansıtıyor.
Her sabah dükkanı besmele çekerek açan Yumurtacı, radyosundan çalan türküler eşliğinde çayını yudumlayıp müşterilerinin yolunu gözlüyor.
“BAŞKA VAR ANCAK BU TÜRLÜ YOK”
Cemal Yumurtacı, AA muhabirine, çıraklık, kalfalık derken 1980 yılında köyde açtığı dükkanının kendisi için çok özel olduğunu belirtti.
Dükkanının nostaljik olduğunu anlatan Yumurtacı, “Musluğum yok. Ufak olduğu için muslukçu getirdim ‘Burası daraşlık, olmaz.’ dedi. Ben de musluk koyduramadım, 43 yıl oldu bu türlü devam ediyorum.” diye konuştu.
Köylülerin bu duruma alışsa da yabancı müşterilerin şaşırdığını tabir eden Yumurtacı, “Gelenin dikkatini çekiyor, içeri girdiği vakit müşteri bakınıyor. Öteki berberler de var lakin bu türlü berber yok. Musluğu olan daha lüks berberler var fakat bu türlü susuz berber bulamazsın. Özelliğe de bu, gelen yabancılar biraz duraklayıp şaşırıyor, kendi köylülerim aslında alışık. Bütün köyleri gez bu biçimde berber dükkanı yoktur.” dedi.
“GÖZLERİM GÖRDÜĞÜ KADAR…”
Yumurtacı, köyde yer düşüncesi nedeniyle dükkanını öbür yere taşıyamadığını vurgulayarak, “Günde 8-10 kişi dükkana gelip tıraşlarını olur. Daha evvel dükkanı büyütmek, öbür yere taşımak istedim lakin yer yok, burada kaldım. Buraya alıştım, müşterilerim de bana alıştı. Artık buradan mezara… Gözlerim gördüğü kadar mesleğimi yapmak istiyorum.” diye konuştu.
Köyde 40 yıl evvel 3 berberin olduğunu lisana getiren Yumurtacı, bugün 2 berberin hizmet verdiğini kaydetti.
Mesleğe birinci başladığı periyoda ve gençlik yıllarına hasret duyduğunu anlatan Yumurtacı, “Gençlik yıllarım daha güzeldi. Artık yaşlanıyoruz, yaşlandıkça yoruluyoruz. Gençken gece yarısına kadar çalışıyordum. Artık akşam yattığımda ayaklarım ağrıyor.” tabirlerini kullandı.
AA